Nasıl gidiyor izolasyonunuz? Ben alıştım gibi… En azından kendime göre belli rutinler geliştirdim gibi hissediyorum. İyi mi kötü mü yapıyorum bilmiyorum ama çoğunlukla durumu sorgulamamaya çalışıyorum, mümkün olduğunca hal buysa uyum sağlamaya bakalım mottosuna geçiş yaptım gibi. Bazı günler moralim biraz daha bozuk oluyor ama çoğunlukla umudumu koruyorum. Yavaş da olsa toparlanıp kendimize geleceğiz elbet, dileğim en az zararla şu dönemi atlatmak.
Kendimi bu aralar ekim dikim ve toprak işlerine verdim. Şanslıyım ki annemlerin büyük bir bahçesi var, ben de evlat kontenjanından bu bahçenin her türlü nimetinden faydalanıyorum. Şu aralar en temel mevzum ektiğim tohumların çıkıp çıkmadığı. Yaz için sebze tohumları ektim ama çok nazlandılar. Tam ümidi kesmiştim ki pıtır pıtır birkaç tanesi kendini göstermeye başladı. Moraller düzeldi biraz. Kalanları bekliyorum şimdi.
Bu esnada halihazırda ekilmiş olanların bakımı, sulanması, bir taraftan evdeki hayvan bireylerin bakımları, yürüyüşleri, veterinerlik mevzuları derken kendime göre yeni rutinimle günümü geçiriyorum. Şikayetçi değilim. Toprak ve hayvanlar insana gerçekten bir şey yaptığını hissettiren, neticesini çok net gösteren uğraşlar. İhtiyacı olan bir hayvana yardım etmek, bir tohumun o minnacık halinden ürün verdiği aşamaya kadar gelişimini izlemek, sabah serininde dut ağacının meyvesini toplamak, kendi ektiğin sebzeyi hasat etmek insanda güzel bir tatmin duygusu yaratıyor. Ya da genel konuşmak doğru olmayabilir, beni mutlu ediyor diyeyim.
Küresel bir salgının içinde olmak, insanların sevdiklerini kaybetmesi, sevdiklerimizden uzak kalmak, ekonomik yıkımlar büyük mutsuzluk kaynağı ancak elimden geldiği kadar şu aşamada değiştirme şansım olmayan konularda kendimi çok yıpratmamaya çalışıyorum. Elbette ki bu dönemde dayanışma içinde olmamız gerekiyor, ben de duyarsız kalmamaya çalışıyorum ancak bir taraftan da sosyal medya kullanımımı azaltıp haberlere daha az maruz kalmaya çalışıyorum çünkü o kapıyı araladığım anda haşırt diye olanca negatif haber üzerime yıkılıyor gibi hissediyorum. Çekemiyorum! Ben şu dönemde daha çok yoğurdum mayalandı mı, kekim kabardı mı, reçelin kıvamını tutturdum mu modundayım. “Köy yanar deli taranır“ gibi oldu bu durum farkındayım ama küçük tatminlere odaklanmak bana iyi geldi, ne edem!
Bir yandan da, kendime dair bazı alışkanlıklarımı da gözden geçiriyorum. Bu süreç bitince; neleri değişmek istiyorum, tüketim alışkanlıklarımda ne yönde değişiklikler yapmak istiyorum, nasıl daha sağlıklı beslenirim vb gibi.
Ha bir de farkettiniz mi bilmiyorum, bu süreçte bloğumun temasında değişikliğe gittim. Arkadaşım Kazım sağolsun, işinin gücünün arasında benim bloğun elinden tuttu adam etti. Hala değişecek bazı detaylar mevcut ama sayesinde temel hali şekillendi gibi. Artık telefona uyumlu bir bloğum var. İnsanlık için küçük benim için büyük bir adım. Mutluyum, gururluyum.
Karnabaharlı salataya gelecek olursam; tarif Melbourne’dan aldığım şehrin restoranlarının favori tariflerine dair yazılmış olan yemek kitabından. Kardeşimle yaptığımız Avustralya seyahatinde, sanırım yine Melbourne’daydı, yediğimiz bir karnabahar salatasının içindeki malzemeleri tahmin etmeye çalışıp, evde bu salatayı yapsak nasıl yaparız diye muhabbet ederken, şehirden ayrılmadan aldığım bu kitapta karşıma çıkan bu salata tarifi şahane bir sürpriz olmuştu.
Fırsat bulur bulmaz denedim ve çok beğendim. Tam benlik bir salata bu. Etsiz, tahinli, limonlu ve çam fıstıklı. Yapımı gayet kolay, oldukça doyurucu ve insanı yedikçe mutlu eden cinsten.
İzolasyon süresince çılgınlar gibi yapmakta olduğumuz ekşi mayalı ekmeklere, simitlere, çöreklere, böreklere bir salata molası vermek isterseniz eğer, tarif aşağıda…
Sağlıkla kalın.
Karnabaharlı Tahinli Salata Tarifi
Tarif The Broadsheet Melbourne Cookbook isimli kitaptan alınmıştır.
4-6 kişilik
Malzemeler
- Zeytinyağı
- 2 orta boy karnabahar, parçalara ayrılmış
- 1 su bardağı doğranmış maydanoz
- 1 su bardağı doğranmış taze kişniş (gollandıro)
- 1/2 su bardağı çam fıstığı (kavrulmuş)
- 1 orta boy soğan, yarım ay şeklinde doğranmış
- Deniz tuzu ve taze çekilmiş karabiber
- 1 pide, kızartılıp küçük parçalar halinde koparılmış
Salata sosu için
- 250 gr yoğurt
- 65 gr tahin
- 2 yemek kaşığı (80 ml) zeytinyağı
- 2 yemek kaşığı (80 ml) limon suyu (yaklaşık olarak 1 orta boy limon)
- 1/2 çay kaşığı deniz tuzu
Yapılışı
- Fırınınızı 200 dereceye ayarlayın
- Salkımlarına ayırdığınız karnabaharı derin bir salata kabına koyarak üzerine yaklaşık 2 çorba kaşığı zeytinyağı gezdirin ve ellerinizle iyice harmanlayarak parçaların zeytinyağına bulanmasını sağlayın. Parçaları pişirme kağıdı serilmiş bir fırın tepsisine tek kat olarak yayın. Tepsiyi fırına vererek karnabahar parçaları hafifçe kahverengileşinceye dek yaklaşık 30 dakika pişirin. (her fırının pişirme süresi farklılık gösterebileceği için en güvenilir metot karnabaharların rengini baz almak olacaktır)
- Bu esnada, salata sosu için gerekli tüm malzemeleri karıştırıp pürüzsüz bir sos elde edene kadar iyice çırpın. Yarım ay şeklinde doğranmış soğanı 1-2 kaşık zeytinyağında kısık-orta ateşte devamlı karıştırarak yumuşayıp kahverengi renk alana kadar karamelize edin. Çam fıstıklarını yağsız bir tavada kahverengileşene kadar kavurun. Pideyi ekmek kızartma makinenizde kızartıp elinizle küçük parçalar halinde koparın.
- Rengi dönen karnabahar parçalarını fırından alıp oda sıcaklığına gelene kadar bekletin.
- Salatayı hazırlamak için, karnabahar bir derin kaba alın ve üzerine sosu gezdirin, taze kişnişi, maydanozu, pişmiş soğanları ve çam fıstığını sırasıyla serpin. üzerine taze çekilmiş karabiber gezdirin. En üste ise pide parçalarını serpin ve servis edin.
